Hassas ciltler için parfüm seçimi genel olarak zorlu bir süreçtir. Parfüm, kişinin hoş bir koku deneyimi yaşadığı ve gün içerisinde etrafına güzel kokular yaydığı kozmetik ürünlerdir. Tarihi M.Ö. 4000 yılına dayanan parfümler başlarda tütsü olarak kullanılıyordu. Ancak zaman içerisinde doğrudan cilde temas eden sıvı parfümler ortaya çıkmıştır. Bununla birlikte cilde temas eden ürünün içeriği eğer kullanan kişide alerjik reaksiyona sebebiyet veriyorsa kişi için hoş olmaz.
Hassas ciltler için parfüm seçimi ve sonrası
Her ne kadar parfümler günümüzde hoş koku niteliğine ek olarak kişinin kimliğini simgelese de doğrudan kişiye uygun parfümler oldukça önemlidir. Bunun için ilk olarak kişilerin cildini tanıması, alerjilerini bilmesi gerekir. Ardından tercih edecekleri ürünlerin bileşenlerini araştıran kullanıcılar böylelikle tenlerine zarar vermeyecek kokuları rahatlıkla bulur. Parfüm sıktıktan sonra ek kozmetik ürünlerle cilt bakımı yaparak parfümün cilde olası etkilerini önlemek mümkündür. Diğer bir deyişle hassas ciltler için parfüm seçimi önemli olsa da parfüm uygularken dikkatli davranmak gerekir. Bütün bunlar ışığında kişiler cilt yapısına uyan parfümü bulur ve gerekli adımlar atar.
Parfümün Cilde Olası Etkileri ve Alerji Riski
Her ne kadar tarihi epey eskiye dayanıyor olsa bile modern dünyada parfüm içeriği esans, etil alkol ve sudan oluşur. Parfümün yaydığı kokuyu belirleyen temel faktör içerdiği esanslar olmaktadır. Koku kişinin alacağı hazzı etkiliyor olsa bile bazen kullanıcılar seçtiği parfümden rahatsızlık duyar. Özellikle hassas ciltler için parfüm seçimi yaparken cildin yapısına uyan ürünü bulmak oldukça önemlidir. Aksi takdirde parfümün içeriğindeki bazı ürünler alerjik reaksiyonlara sebebiyet verir. Parfümün cilde olası etkileri basitten karmaşığa farklılaşmakla beraber alerji gibi durumlar daha ciddi olmaktadır. Bilhassa belirli ürünlere alerjisi olan kişilerin parfüm seçerken ürün bileşenlerini detaylı araştırması önemlidir.
Parfümün cilde uygunluğunu etkileyen faktörler genel olarak şu şekildedir:
- Yaş
- Cinsiyet
- Yeme içme alışkanlıkları
- Uyku düzeni
Tüm bu parametreler parfüm uyumunda alerjik olmayan etkileri ortaya çıkaran değişkenlerdir. Öte yandan kişinin kullandığı ilaçlar salgıladığı hormon seviyelerini etkileyebilir. Sonuç olarak doğrudan zararlı etki yaratmıyor olsa bile her parfüm her cilde uygun değildir. Bu nedenle tene uygun parfüm seçimi oldukça önemlidir. Aksi takdirde aşağıdaki olası problemlerle karşılaşma olasılığı artar:
- Cildin kızarması
- Kötü bir koku yayılması
- Alerjik reaksiyon
- Tahriş
- Kaşıntı
Parfümün cilde olası etkileri değişkenlik göstermekle birlikte genel olarak kaşıntı ve ciltte kızarlıklık en yaygın sonuçlardır. Bu nedenle hassas ciltler için parfüm seçimi önemlidir. Sonuç olarak markanın esas ürün bileşenleri sahte üründe geçerli olmaz. Bu da alerjik reaksiyon riskini epey arttıran bir kriter olmaktadır.
Parfüm Sıktıktan Sonra Cilt Bakımı Önerileri
Parfüm sıktıktan sonra eğer tercih ettiğiniz ürün orijinalse ve içeriği sizin için problem yaratmıyorsa ek bir işleme gerek yoktur. Hassas ciltler için parfüm seçimi yaparken kaliteli parfümleri tercih etmek alerjik etkileri ortadan kaldıracaktır. Böylelikle sağlığa genel olarak zararsız olur ve kullanıcıların geneli olumsuz deneyim yaşamaz. Öte yandan hassas ciltli kişiler veya alerjisi olanlar parfüm içeriğini markadan kontrol ederek cildine uygun ürünü tercih edebilir. Parfüm genel olarak cilde fazla zarar vermez. Ancak kişisel hijyen gereği parfüm sıktıktan uzun süre duş almamak pek hoş olmayacaktır. Bu nedenle parfümü günlerce kullanmak yerine günlük olarak kullanmanız daha önemlidir. Zaten kalıcı parfüm duş sonrasında bile çoğunlukla direkt kokusu geçmeyen bir ürün olmaktadır.
Parfüm temel olarak alkol, esans ve su içeriğine sahiptir. Ancak günümüzde ek kremler ve paraben gibi kimyasalların kullanımı parfümlerde yaygındır. Alkol ve paraben cildinizi kurutabilir. Hassas ciltler için parfüm seçimi sürecinden bağımsız olarak her uygulama sonrasında nemlendirici sürmek ve vitamin takviyeleriyle cildi beslemek gerekir. Bu sayede cildinizde sonradan ortaya çıkabilecek olası negatif sonuçları engellemiş olursunuz.
