Ege Üniversitesi Unsur Bağımlılığı, Toksikoloji ve İlaç Bilimleri Enstitüsü tarafından geliştirilen “Bağımlılığa Farklı Bakış” projesi kapsamında “Tütün Salgınında Bir Sonraki Aşama” bahisli söyleşi düzenlendi. Çevrimiçi gerçekleşen ve moderatörlüğünü Enstitü Müdürü Doç. Dr. Görkem Yararbaş üstlendiği söyleşiye; Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Halk Sıhhati Anabilim Kolu Lideri Prof. Dr. Hür Hassoy, Yaşar Üniversitesi Psikoloji Kısım Lideri Doç. Dr. Oya Mortan Sevi ve Demokrasi Üniversitesi Psikiyatri Anabilim Kısmı Lideri Dr. Öğretim Üyesi Hasan Tahsin Kılıç konuşmacı olarak katıldı.
Etkinliğin açılış konuşmasını gerçekleştiren Doç. Dr. Görkem Yararbaş “Bağımlılık, tüm toplumları az yahut çok etkiliyor. Birtakım toplumlar, bağımlılık konusunda bizim bugün yaşadığımızı geçmişte yaşadıkları için bizden daha uygun durumdalar. Bugünü hoş yönetebilirsek olumlu sonuçlara ve bağımlılık yapan unsur tüketim sıklığında daha az sayılara ulaşmamızda yapısal manada pürüz yok” diye konuştu.
“Her şey bir kez denemekle başlıyor”
Bağımlılığın, “hayır” diyemeyen düşük özgüvenli bireylerde daha kolay ortaya çıktığına değinen Doç. Dr. Oya Mortan Sevi “Bağımlılık; genelde “Ben nasılsa bağımlı olmam’ deyip unsurla tanışmakla, bir kez denemekle başlıyor. Bilhassa ergenlik ve yetişkinliğe giriş periyotlarında kâfi özgüvene sahip olmayan bireylerde akran baskısı, kabul görme isteği, ortama ahenk sağlama üzere çeşitli durumlarda hususla tanışıldığını görüyoruz. Aileler; en başta hudut koyabilen, hayır diyebilen bireyler yetiştirmeli. Sonrasında ise çocuklarına model olmalı. Araştırmalara nazaran anne-babası sigara içen gençlerin içmeyenlere oranla 4 kat daha fazla içme riskine sahip olduğu söyleniyor” dedi.
“Sosyo-ekonomisi düşük kümelerde sigara kullanımı daha fazla”
Stres üzere ruhsal etmenlerin bireyleri bağımlılığa daha fazla ittiğini söyleyen Prof. Dr. Hür Hassoy “Ülkemizde artan işsizlikle birlikte bilhassa erkek bireylerde sigara kullanımının daha fazla olduğu görülüyor. Yapılan araştırmalar; düşük sosyo-ekonomisi olan kümelerde sigara kullanımının daha fazla olduğunu söylüyor. Sigarada kullanımındaki pik noktamız hala devam ediyor. Buradan sonrasında bir düşüş yaşanmazsa bu pikte devam edebiliriz. Bu da bizim alacağımız gözetici tedbirlere ve müdahalelerimizin aktifliğine, yaptığımız faaliyetlerin başarısına bağlı” diye konuştu.
“İnsanlar tıbbi dayanak almaktan çekiniyor”
Dr. Öğr. Üyesi Hasan Tahsin Kılıç ise “Bağımlılık konusunda bilgi eksikliği çok yüksek. Bu hususta uygun hizmet sağlayan ünitelerin düzgün reklamı yapılması gerekiyor. Zira beşerler bu hizmetlerin uygun yapıldığını gösteren bilgilere ulaşamadığından tıbbi dayanak almaktan çekiniyor. Bu bilgi eksikliği giderilmeli” dedi.
Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı
